Çocuk Ehliyeti

Çocuk Ehliyeti

Çocuk ehliyeti zihnimde oluşturduğum bir ütopyadır. Şöyle ki çocuk ehliyeti, çocuk yapmak isteyen çiftelerin, çocuğun ebeveynleri, doğacağı ortam, büyüme şekli, fiziksel ve psikolojik gelişimi takip eden bir kuruluşun, anne baba adayına vereceği bir belgedir. Henüz yeryüzünde böyle bir yasa ya da bunu uygulayan bir konum yok. Dediğim gibi çocuk yapma ehliyeti, daha sağlıklı toplumlar ve kaliteli bir gelecek için ilk adımı bireyin doğumdan yetişkinliğe kadar geçen sürede psikolojik ve sosyolojik açıdan sağlıklı geçen süreci esas alır ve bu bir ütopyadır.

Çocuk ehliyeti tanımını biraz açıp olayı daha detaylı bir şekilde anlatayım. Çocuk sahibi olmaya karar vermiş çift çocuk yapma ehliyetine başvururlar. Devletin tahsis etmiş olduğu bu kuruluşa, her birey ayrı ayrı tetkiklere tabii tutulur. Bu tetkiklerde bireylerin gelir durumu ve psikolojik durumları, alanında uzman kişiler tarafından incelenir. Bu süreçte tıpkı devletin diğer resmi işleri gibi biraz zaman alabilir. Bir gün içinde gerçekleşmesi mümkün değildir. Anne veya baba önce sağlık taramasından geçirilir. Vücutları ve sağlıkları çocuk sahip olmaya elverişli ise bu testi geçmiş sayılacak ve başka bir teste yönlendirecek. Bu sağlık sorunlarında en büyük örnek olarak anne adayının daha önce sezaryen yapıp yapmadığı, eğer yaptıysa ve üçüncü çocuktan sonrası ise bu anne testi geçemeyecektir. Biliyoruz ki anne sağlığı açısından sezaryen doğum yapmış bir kadının üçüncü doğumdan sonra ölümle sonuçlanma ihtimali vardır. Gördüğünüz üzere bu kuruluş sadece çocuk değil bireylerin sağlığını da göz ününde tutmaktadır. İlgili testler baba adayları içinde geçerlidir. Diyelim ki çift sağlık testlerini geçtiler, psikolojik teste tabii tutulacaklar. Bireylerin psikolojisi çocuk sahibi olmaya uygun olup olmadığı değerlendirilecektir. Bu konuda psikolojik danışmanlar, psikologlar, aile danışmanları hatta gerekirse pedagoglardan bile yardım alınacak ve sağlıklı testler gerçekleştirilecektir. Psikolojik testi de başarıyla geçen çift sosyolojik teste tabii tutulacaktır. Bireysel olarak uygun olan bu çiftler sosyal çevreleri göz önünde bulundurarak sosyal hizmet kurumlarının incelemesine toplumunun ilerleyişini kayıt altında tutacaktır. Doğumdan sonra çocuğun yaşayacağı ortamda çocuğun gelişimine etki edeceğinden sosyolojide ehemmiyetle çalışma yapacaktır. Son aşama olarak da çiftin gelir düzeni mali işler tarafından denetlenecektir. Bu demek değil ki gelir düzeyi düşük olan aileler çocuk sahibi olamaz. Mali kısım çiftin gelir düzeyini incelerken bir insanın temel gereksinimleri karşılayıp karşılamayacağına bakmaktadır. Yaşanılan dönemin devlet ekonomi ve enflasyon oranı da göz önünde bulundurarak çifte onay verecek veya reddedeceklerdir. Bu dört testi de başarıyla geçen çiftler çocuk yapma ehliyetini alabileceklerdir. Bir testten bile kalan bireyler tekrar başvurmaları ve kaldığı testlere tekrar girmek zorunda kalacaklardır.

Her çocuğa özel ehliyetler, ikinci ve sonraki çocuklarda yinelenecektir ta ki çocuklar 18 yaşını geçene kadar. Diyeceksiniz ki çiftleri bunca uğraş ve çaba gerektiren kuruluşa nasıl getireceksiniz? Bu yasal olarak gerçekleşecek. Peki her çift buna uyacak mı? Kontrolsüz çocuk sahibi olma olayına nasıl engel olacağız? Cezai yaptırımlarla engel olacağız. Bu kuruluş sadece doğuma kadar olan süreci kapsamıyor. Çocuk doğduktan sonra yılın belirli zamanında mesela her yıl doğum gününde bu ehliyetler vizelenecektir. Diyelim ki çocuk doğdu ve 5. yaş gününde aile testleri geçemedi ve ehliyeti vizelenemedi, bir mühlet tanınacak ve yeniden testler uygulanacak. Çift testleri geçememekte ısrar ederlerse çocukların ilgili kurumlar tarafından çiften alınmasına ve çift tekrar ehliyete sahip oluncaya kadar çocuğu devlet gözetiminde tutacaklardır. Aileye testte kaldığı bölümle ilgili eğitim ve destek verilecektir. Çocuk 18 yaşına girene kadar bu süreç karmaşık gibi görünebilir fakat absürt bir örnek vereyim yılda iki kez arabamıza vize ve bandrol için uğraşıyoruz, o yüzden sağlıklı bir toplum için sağlıklı bireyler için bu özveriye ihtiyaç vardır. Bu işlemler kimse çocuk sahip olamasın diye değil sağlıklı bireylerin sağlıklı ortamlarda çocuk sahip olması için vardır. Sağlıklıdan kastım daha çok psikolojik kısmı kapsıyor. Vücudunda bir engeli bulunan ama psikolojik ve sosyolojik açıdan son derece sağlıklı olan bireyleri tenzih ederim.

Benim amacım dıştan bakıldığında çok sağlıklı gibi görünen ama içinde hiçbir sağlık barındırmayan insan dışı tavırlar sergileyen canlı varlıkların dünyaya getirdikleri çocukların hayatlarını mahvetmesini önlemektir. Toplumumuzda son derece sağlıksın insanlar tarafından bilinçsiz üreme hem doğan çocukların hem de o doğada yaşayan insanları etkilemektedir. Çocuk tacizleri, çocuk hırsızlar, mendil satan çocuklar… Bunların hepsi bilinçsiz üreme sorunu kökenlidir. Saf ve iyi niyetle çocuk sahibi olmak isteyen çiftleri anlıyorum lakin çevrenize bakarsınız bilinçsiz ve yetersiz ebeveynleri göreceksiniz.

Çocuklar Duymasın dizisinden hatırlayacaksınız, psikolog: ‘tüm bu sorunların çocukluğunuzda yatan bir travma sebep olmuş olabilir, çocukluğunuza inelim’ der. İşte Çocukluktan gelen bu travma kökleri ileriki yaşlarda sorun yaratmasın, sağlıklı bireyler, sağlıklı toplumlar oluşsun diye bu çocuk ehliyeti. Elbette bu bir ütopyadır ve şimdilik gerçekleşmesi mümkün değildir. Bilinçli aileler olsun isterdim. Sadece çocuk yapabileceğini bildiği için değil de gerçekten bu sorumluluğun altından kalkabileceğine inandığı için çocuk yapan çiftler olsun isterdim. Sağlıcakla kalın.


Yorumlar

Popüler Yayınlar