Sosyal Medyam
Sosyal Medya
Bir süredir WhatsApp ve YouTube dışında bir sosyal medya
unsuru kullanmıyorum. Takdir edersiniz ki WhatsApp artık sosyal medya olmaktan
çıkıp gerekli bir iletişim ağı haline gelmiştir. YouTube da ‘ay ben hiç
televizyon izlemiyorum artık’ diyenlerin dünyadan haber aldıkları iletişim
kanalı. Nitekim ben de onlardan biriyim. Şimdi size sosyal medya şöyle kötüdür
böyle vakit kaybıdır diye söylenip sıradanlaşmayacağım. Ben neden sosyal medya
kullanmıyorum?
Başlıca kin güttüğüm sosyal medya İnstagram'dı. İlk fark
ettiğim zaman bir fotoğraf paylaşmıştım. Sadece merhabalaştığım çok da
tanımadığım biri fotoğrafımı beğendi. Dedim ki bu insan benim fotoğrafımı neden
beğendi? Gerçekten beğendiği için mi beğendi yoksa ben beğenirsem o da
benimkini beğenir düşüncesi mi? Öyle ise bu hiç samimi değil! Gelelim ilk
sorumun cevabına, bu insan neden benim fotoğrafımı beğendi? -Çünkü ona ben izin
verdim. O fotoğrafı ben paylaştım. Dolayısıyla fotoğrafımı gören herkese o
hakkı ben tanıdım. İkinci kısım sadece zamanın birindi bir süre aynı ortamda
bulunduğum bir insan fotoğraf paylaşmıştı. Altında da başka insanların
fotoğraflarının altında sıkça karşılaşabileceğiniz özensiz ve samimiyetsiz
yorumlar vardı. Fotoğrafı beğeni tuşuna bastım. Sonra dedim ki neden beğendim.
Gerçekten beğenmiş miydim? Şimdi ben de o samimiyetsizlerden olmuştum. Dedim ki
tamam bundan sonra gerçekten beğenmediğim hiçbir şey için beğen tuşuna
basmayacağım. Buna devam ettim bir süre daha ama kinim bitmedi. Sönmedi. Her
İnstagram'a girişimde kendi kendime hayıflanmaya başladım: ‘hiç özel hayata
saygı kalmamış’, ‘ne yani bunu mu paylaştın, alkış’, ‘iyi de bundan bana ne!’
gibi. Sonra dedim ki neden bütün bunlara katlanmak zorundayım. Karar verdim ve
hesabımı sildim. Çevremdekiler ve sevdiklerim ilk başta biraz tepki
gösterdiler. Sevdiklerim ‘birlikte bir şeyler paylaşıyorduk neden bağlantı
yollarını kestin?’ dediler. Çevremdekiler ‘istemediğin kişileri takipten
çıkarıp sen de bir şey paylaşmazdın olur biterdi’ dediler. Belki haklılık
payları vardı ama kinlenmiştim bir kere mecraya kapatmadan soğumayacaktım.
Kapattım. Pişman mıyım? Bir kere bile olmadım. El
alışkanlığı, İnstagram logosu boşluğu üzerinde elim gitmedi bile. Yakın zamanda
kapatma kararı alan birkaç kişiden bu tarz tepkiler duydum. Bazen elim arıyor
boşluğa düştüm diyenler. Bağımlılık haline gelmiş yani. Başkalarının özel
hayatları vitrine düşmüştü ve ben o sokaktan geçmeyecektim artık. Bazen hâlâ
‘sen bizim WhatsApp durumlarımıza hiç bakmıyorsun’ diye sitemler alıyorum.
Neden? Neden bakayım ki? Sizin özel hayatınızla ilgili zerre şey merak
etmiyorum demek ki. Çok görmem gereken bir şey ise bunu zaten bana göstermenin
bir yolunu bulursunuz öyle değil mi? Keza bende öyle. Çok göstermem gereken bir
şey varsa bunu size gösteririm. Zamanla bütün hesaplarımı da sildim. Yeni,
temiz bir mail adresi. Kendimce daha samimi, kendi halinde bir yaşam tarzı
benimsedim. Peki bu blok? Kesinlikle insanlara göstermek istediğim bir şey ama
zorla değil. Her yerde karşısına çıkıp duran şekilde değil. Kişi kendi istediği
süre ziyaret edip okuyabileceği, istediği eleştiri, beğeni ve yorumu arzularına
bıraktığım not defteri.
E size ulaşmak isteyen insanlar nasıl ulaşacak? Yahu
yapmayın. Siz ne kadar uzak durmak isterseniz isteyin, çevrenizde emminiz,
dayınız, anneannenizin her türlü sosyal mecrası var. Size ulaşmak isteyen insan
sizi bir şekilde bulur. Bir telefon numaram var, mail adresim, işim, okulum,
komşularım, arkadaşlarım var. Mutlaka biri üzerinden ulaşabilirsiniz. Öyle ki
insanlarla birebir tanışmaya, tokalaşmaya cesaretiniz, yüz yüze konuşmaya
zamanınız olsun. Kalabalıklar içinden bir samimiyetsiz bir yorum değil de
elinizi omzuna destekleyen bir dost olursunuz. ‘E biz bunun ikisini aynı anda
yapabiliyoruz zaten.’ İyi. Tebrik ederim. Klavyenin sizi kısıtlamadığını
düşünüyor ve bu şekilde yaşarken rahatsanız sizi tebrik ederim. Bu benim
başarabildiğim bir şey değildi. Ben hissetmeyi seviyorum. Cam ekran arkasından
hissediyormuş gibi yapmayı değil. Yani bunu ben yapamıyorum. Siz cam arkasından
gerçekten hissediyorum. -miş gibi yapanlardan değilim diyorsanız saygı duyarım.
Siz de bu konuda ısrarcı olmalısınız. Kaldı ki herkes bildiği işi en iyi
şekilde yapmalı.
Yorumlar
Yorum Gönder