Ye Kürküm Ye

Nasrettin hocanın 'ye kürküm ye' hikâyesini hemen hemen herkes bilir. Bilmeyenler için önce bir özet geçelim. Akşehir’in beyleri Hoca’yı yemeğe davet etmişler. Hoca nereden bilsin; davete, günlük kıyafetiyle katılmış. Katılmış ama ne hoş geldin ne sefa getirdin diyen var. Herkes, allı pullu kıyafetlilere el pençe duruyormuş. Hoca, bir koşu evine giderek, sandıktaki işlemeli kürkünü giyip yemeğe geri dönmüş. Az evvel hoş geldin bile demeyenler, önünde yerlere kadar eğilmişler. Hoca’yı, yere göğe sığdıramayıp başköşeye oturtmuşlar. Kuzunun en hasını önüne koymuşlar. Herkes Hoca’nın yemeğe başlamasını bekliyormuş. Hoca, bir taraftan kürkünün kolunu sofrada sallamaya, bir taraftan da “Ye kürküm ye, ye kürküm ye!” demeye başlamış.

 

– İlahî Hoca, demişler, kürkün yemek yediğini kim görmüş?

Hoca taşı gediğine koymakta gecikmemiş:

– Kürksüz adamdan sayılmadık… İtibarı o gördü, yemeği de o yesin.

 

Genel olarak ülkede, ön yargının yanlış olduğunu ve yargılarımızdan kurtulmamız gerektiğini savunan bir de yargının tüm çeşitlerini uçlarda yaşayan iki kesim var. Bir de Nasrettin Hoca gibi ikisinin arasında bir yer keşfetmiş olan kesim var. Şimdi günümüze gelirsek, ön yargı, kılık kıyafetin ya da giyim tarzının kişinin karakteri hakkında ön bilgi verdiği ve bu herkesin kullandığı bir yargı dilimidir. Yargı ya da ön yargı deyince kulağa kötü bir şey yapıyormuş hissi verdiği için ön yargılı olduğumuzu kabul etmek istemeyiz. İstisnai durumlar ile ön yargı çoğu zaman koruyucu kalkan görevi görür. Kişinin konuşma tarzı, diksiyon, jest ve mimikleri, tavrı onu ilk gördüğümüz anda bir fikir sahibi olmamızı sağlar. Yeni tanıştığınız bir insanı önce baştan aşağı bir süzeriz. İlk tanım bu aşamada gelir. Daha sonra tavırları ve ses tonu, kullandığı kelimeler vs. hepsi fikir veren hislerdir. Bu hislerin tanımını da ön yargının taşıyabileceğini düşünüyorum. Tabii ki herkes göründüğü gibi değildir. Bu yargılar bizi yanıltabilir. Belki de bu yüzden ön yargı kötü bir tanım olarak algılanıyordur. Bu tarz bir ön yargı yüzünden yanlış anlaşıldığımız ya da hiç anlaşılmadığımız zamanda yargıya ve yargılı insanlara lanet etmişizdir.

 

Yargı genellemeleri sadece kılık kıyafetle kısıtlı değildir. Memleketi, takıldığı mekanlar, gittiği okul ya da kurs bile bize bir tutum verir. Memleket meselesi aslında en önemli yargılardan biridir. Birinin nereli olduğu nasıl tarzda yemek yiyeceğine, yetişme tarzına kadar fikir verir. Üniversitede ev arkadaşları farkı şehirlerden insanlar olanlar yemek kültürü ile neyi anlatmak istediğimi bilirler. Ya da askeriyede farklı şehir ve kültür tanımış insanlar kafalarında belirli kalıp yargılar oluşturmuşlardır.

 

Ön yargının Nasrettin hocanın kürkü ile ne alakası var onu sizlere bir sosyal deneyle tecrübe etmenizi tavsiye edeceğim. İlk fırsatta gündelik kıyafetle, eşofmanla ya da görünümünde çok hoş olmayan bir kıyafet seçin. Tabii ki çok hoş olan ya da olmayan kavramı görecelidir lakin genel olarak iyi bir görünüm olmadığı düşünülen bir kıyafet seçin. Sonra bir esnaf dükkanına bir şey almaya veya bir restorana gidin, mümkünse daha önce hiç görmediğiniz bir yer olsun ve üslubunuzu olması gerekenden daha laubali hale getirin ve bir süre geçirin orada. Bir hafta sonra o mekâna yine bir genel iyi tanımına uyan bir kıyafet seçin ve olması gereken üslubu kullanın. Aradaki fark insanların ön yargı ya da yargılarından kaynaklanan kürk faktörüdür. Nasrettin hoca tarafından kötü bir durum fakat kendinizi esnaf ya da restoranda çalışan birinin yerine koyun. Bunu genelde zorlu mesleği olan insanlar daha çok kullanır. Mesleği yeterince zor olduğu için empati kurma hisleri törpülenmiş olup kendini korumak için kendince kalıp tanım ve yargılar oluşturmuş ve bunların haklı çıktığını gördükçe bunları kanıksayıp hayatlarının orta yerlerine yerleştirmişlerdir.

 

Ön yargı iyidir ya da kötüdür diyemem fakat yerini ve dozunu ayarladığımız sürece bence o kadar korkulmaması gerekiyor. Sadece abartmamamız gerekir. Bu yazıyı bir cümle ile realiteye dökecek olursak 'bir insan bir ortama girdiğinde kıyafetleri ile karşılanır, fikirleri ile uğurlanır'.


Yorumlar

Popüler Yayınlar